KIRILMADIK NE KALDI? (5)
Devam...
VATAN NEDİR BİLİR MİSİNİZ?
İstiklal savaşımızda, bu mukaddes topraklar uğruna ve hiçbir etnik kimliğini öne çıkarmadan, sadece vatanını seven yurttaşların hayatlarını seve, seve nasıl feda ettiklerini unutma!
Hiçbir şey gelmiyor ise aklına! Bakışlarını Çanakkale’ye çevir, orada yazılan tarih; sana bu yüce milletin vatan sevgisini bir kez daha anlatacaktır.
Sen bacası tüten her aile ocağında birçok ‘şehidi’ olan, ‘gazilik’ unvanı ile yücelen bir milletin evladısın.
Gönderinde özgürlüğünün ifadesi nazlı, nazlı dalgalanan ‘Ay Yıldızlı, Al Bayrağın’ var. Rengi; damarlarında dolaşan o asil kanın ta kendisidir. Üzerindeki ‘Ay’ ile ‘Yıldız’, evrenin derinliklerinden yansıyan ve ‘Türkiye Cumhuriyeti Devletinin’ sonsuza kadar yaşayacağının ifadesidir…
Bu dağlar, bu ovalar, akarsular, dört mevsimi aynı anda yaşayan bu mukaddes topraklar, senin ‘Vatan’ın’ ona gözün gibi bak, dört elle sarıl, sahip çık, son dönemde vatan topraklarında kurgulanmaya çalışılan tüm teslimiyetler karşısında dik dur.
Önünde çok kritik bir dönem var!
Dış mihrakların sinsi planları, ya da kimilerinin siyasi çıkarları ve şahsi menfaatleri uğruna, seni vatanından ayırmak için yaratılan suni senaryolara kanma, bayrağımızın altındaki birlik ve beraberliğimizin bozulmasına müsaade etme.
Etme ki, bir sabah uyandığında; ’Vatan’ım’ dediğin bu ‘Gazi Topraklarda’; insanlığın en büyük düşmanı olan savaşın sesini duymayasın, işgal yıllarında ülke topraklarına giren yabancı kimliklerini bulmayasın, tarihin tekerrürü ile karşı karşıya kalmayasın.
Vatan nedir bilir misin? Ey Avrupalı! Kendisini Dünya İmparatoru sanan Ey Amerikalı!
‘Vatan Sağ Olsun‘ diyerek; evlatlarının kan ve can bedelini bu topraklara helal eden ‘Ana’dır’, ’Baba’dır’, ‘Eştir’, ‘Evlattır’.
Kan ve can bedeli ödenerek, kazanılan ‘Şehitlik’ ve ‘Gazilik’ unvanıdır…
Sen bunlardan bir şey anlamazsın! Senin AB kıstaslarında, USA damgalı hedeflerinde, böyle kavramlar yoktur!
Çünkü senin sicilinde emperyalizmin mührü vardır ve ‘Millet Kavramının’ ne olduğunu da bilemezsin!
Hele, hele büyük ‘Türk Milletinin’ bu kavramlar ile ‘tarih’ yazdığını ve bu nitelikleri ile büyük bir ‘Ulus’ olduğunu da anlamak istemezsin!
Ancak unuttuğun, ya da hatırlamak istemediğin tüm bu kavramlar ve nitelikler için tarih sayfalarına bir bak. Orada yüzyıllardan beri aldığın bir ders var!
O nedir bilir misin?
‘Yüce Türk Ulusunun’ vatanseverliğini sınamak…
Türk Milletinin bu özelliği, her sınavdan başarı ile çıkmıştır. Sakın unutma, bu sınavdan da başarı ile çıkacaktır.
Nereden mi biliyorum?
Çünkü hala yürekleri mangal gibi korkusuz, ‘Vatan Sevgisi’ ile çarpan, tasada ve kıvançta bir ve beraber olan, milyonlarca cesur yürek; bu ‘Gazi Topraklarda’ yaşıyor da ondan…
Pekiyi, vatan bellediğimiz bu toprakların doğası, doğasını süsleyen doğa canlıları neler yaşadı son dönemde? Nasıl kıydık doğaya, doğayı süsleyen onca güzelliklere?
2000’li Yılların Türkiye’sinin ilk çeyreğine yansıyanlar ve 1999 Marmara Depreminin ülke ekonomisine etkisi:
Milenyumlu yılların başlaması ve tek partili AKP iktidarının ülke yönetimini devralmasıyla birlikte; adeta ülkemizin üzerine başlangıçta sihirli bir AB değneği dokunmuş; modern batılı ülkelerin yaşadığı gelişmişliğin kapıları, adeta ardına kadar açılmıştı!
Ama AB ye giden bu gelişmişlik yolu, özellikle 2011 yılı sonrasında adlandırmakta zorlandığım hemen, hemen tüm dinamiklerin; milli ve ulvi değerlerimizin değiştiği/dönüştüğü bir süreç yaşamaya başlamıştı/başlatılmıştı!
Aslında 80’li yılların ikinci yarısında da ülkemiz rahmetli Turgut Özal’la birlikte büyük bir değişim sürecine girmişti…
Ancak 90’lı yıllarda, ülkemizin koalisyonlar döneminde yaşadığı çalkantılar, Türkiye’yi ekonomik alanda büyük bir çıkmaza itmiş, bu önemli durum 2000’li yıllarda daha belirgin bir hale gelmeye başlamıştı…