Irak’ta yine kaos
On aydır hükûmetin kurulamadığı Irak, adım adım kaosa sürükleniyor. Irak’ın başkenti Bağdat’ta Sadr Hareketi lideri Mukteda es-Sadr yanlıları, hükûmet binaları ve yabancı misyon temsilciliklerinin bulunduğu Yeşil Bölge’yi basarak meclis binasına girdi. İran destekli Şii siyasi çatı kuruluş Koordinasyon Çerçevesi’nin başbakan adayı Muhammed Şiya el-Sudani’yi protesto eden eylemciler, bir hafta içinde ikinci kez bastıkları mecliste açık süreli oturma eylemi başlattı. Ülkede başbakan, siyasal teamül gereği Şiilerden seçiliyor. Ancak halihazırda Şii gruplar arasındaki çekişmenin derinleşmesi, hükûmet kurma sürecini baltalıyor. 10 Ekim 2021’de düzenlenen parlamento seçimlerinde 75 milletvekili ile en fazla sandalye kazanan Sadr Hareketi, hükûmeti kurmakta başarılı olamamış; bunun üzerine partinin lideri Mukteda es-Sadr’ın çağrısı ile Sadr Hareketi milletvekillerinin istifası sonrası hükûmet kurma inisiyatifi, İran’a yakın gruplardan oluşan Şii Koordinasyon Çerçevesi’ne geçmişti.
MECLİSİ İŞGAL ETTİLER
Sadr yanlısı protestocular, Şii Koordinasyon Çerçevesi’nin başbakan adayı olarak El-Sudani’yi göstermesi üzerine bu hafta ikinci kez sokağa inerek, dün sabah saatlerinden itibaren Bağdat’ın Tahrir Meydanı’na akın etti. Çevresindeki beton bariyerleri yıkarak yüksek güvenlikli Yeşil Bölge’ye giren eylemciler, İran karşıtı sloganlar eşliğinde meclis binasını işgal etti. Sadr taraftarları, mecliste açık süreli oturma eylemi başlattıklarını duyurdu. Bunun üzerine meclisteki oturumların ikinci bir karara kadar askıya alındığı bildirildi. Ayrıca güvenlik güçlerinin müdahalesi sonucu 125 kişi yaralandı. Eylemciler geçen çarşamba günü de aynı şekilde parlamentoyu basmış, daha sonra Sadr’ın çağrısıyla binayı boşaltmıştı.
SES KAYDI GERİLİMİ ARTIRDI
Ülkede yeni hükûmetin kurulamaması hem istikrarsızlığı perçinliyor hem de siyasi gerilimi tırmandırıyor. Mevcut süreçte Irak siyasetinin yürütücü gücü olan ve başbakanın içlerinden seçildiği Şiiler arasında büyük bir gerginlik söz konusu. Şii siyasetinin önemli iki lideri arasında geçmişten gelen kişisel kavganın, iki hafta önce basına servis edilen ses kaydıyla yeniden gün yüzüne çıkması da uzlaşıyı zorlaştırmış görünüyor. Kanun Devleti Koalisyonu lideri ve eski başbakanlardan Nuri el-Maliki’ye ait olduğu iddia edilen ses kayıtlarında Sadr’ın İngilizlerin kuklası olmakla itham edilmesi, daha önce de sık sık karşı karşıya gelen Sadr ve Maliki arasındaki gerilimi zirveye çıkardı.
MALİKİ’YE KARŞI GÖVDE GÖSTERİSİ
Ses kayıtlarının ilkinin 13 Temmuz’da ortaya çıkması sonrası Sadr, 15 Temmuz’da taraftarlarına ‘kitlesel cuma namazı’ çağrısı yapmış ve Bağdat’ta Maliki karşıtı bir gösteri düzenlenmişti. Konuşmasında yolsuzluklarla anılan Maliki’ye atıfta bulunan Sadr Hareketi liderinin, yeni hükûmette yolsuzluk yapan siyasetçilerin yer almaması ve bu kişilerin cezalandırılması çağrısı yapması dikkat çekmişti.
YENİ ADAY BARDAĞI TAŞIRAN SON DAMLA OLDU
İki Şii lider arasındaki çekişmenin ortasında, İran destekli Koordinasyon Çerçevesi’nin 25 Temmuz’da başbakan adayı olarak eski Çalışma ve Sosyal İşler Bakanı Sudani’yi seçtiğini duyurması, ipleri tamamen kopardı. Sadr, Maliki’ye yakın olduğu gerekçesiyle Sudani’nin adaylığına itiraz ediyor. Sonuç olarak, Sadr açısından Irak’ta rüzgarın tersine döndüğünü söylemek mümkün. Zira Şii lider, siyasi süreçten çekildikten sonra Koordinasyon Çerçevesi’nin ortak aday üzerinde anlaşamayacağını düşünüp, bu yapıya hükûmeti kurması için baskı yapıyordu. Sadr’ın amacının, seçimlerde kaybeden taraf olarak görülen Koordinasyon Çerçevesi içerisindeki diğer Şii grupları başarısız gösterip, Şii tabanındaki gücünü artırmak olduğu belirtiliyor.
İstikrarsızlık sürecek
- Irak, 2003’teki işgalin ardından bugüne nasıl geldiyse bundan sonra da öyle gidecek, yani devamlı bir istikrarsızlık hâli. Yenilenen seçimler ve kurulamayan hükûmetlere şahit olacağız. Yakın gelecekte seçimlerin tekrarlanmasını bekliyorum. Irak siyasetinde buradan bir çıkış yolu olduğunu sanmıyorum. Grupların birbiriyle anlaşması çok zor. Aslında bu istikrarsızlığın sebeplerinden birisi de anayasada kurulan sistemin kendisi. Irak’ta cumhurbaşkanı Kürt, başbakan Şii ve meclis başkanı Sünni olmak zorunda. İşgalin ardından getirilen bölünmeye dayalı böylesi bir yapıda istikrar neredeyse imkansız. Taraflar arasındaki bölünmenin yanı sıra bugün gördüğümüz kavganın sebebinde olduğu gibi Şii gruplar da birbiriyle mücadele halinde. Ancak ne olursa olsun ülkede kısa ve orta vadede iç savaş beklemiyorum. Mücadelenin siyasal zeminde devam edeceğini tahmin ediyorum.
Galeri: Irak'ta iç savaş sesleri: Sadr destekçileri Yeşil Bölge'yi basarak meclise girdi