BORÇLANMAK NE BERBAT!
![BORÇLANMAK NE BERBAT!](https://oncevatancomtr.teimg.com/oncevatan-com-tr/images/haberler/no_headline.jpg)
Değişen yaşam koşulları, sosyal hayatlarımız, tekrarı mümkün olmayan yaşamamız gerekenler derken kapitalist düzen her birimizi kendi kıskacına almıştır. Hayatlarında kendi doğrularını uygulayan, disiplinli bir hayat yaşama gayretinde olan, basit ama kendi gelir gider muhasebesini doğru yapanlar, çok azımız bu kıskaçtan kurtulmayı başarırlar. Bir daha mı geleceğim dünyaya aldatmacasına kanan ekseriyetimiz de peşinen kıskaç çarklarına kaptırır kendini, kurtulmak, baskı ve sıkışmışlık halden uzak durmak zor, çok zor, başaranlara ne mutlu. Yazmaya çalıştıklarım, mesajını sunmaya uğraştığım döngü bir masalımsı kurguda daha açık ifade edilmiş.
..
Kurt çok acıkmıştı, tilkiden iki tavuk ödünç aldı.
Karnını doyurdu. Tilki kurdun karşısına geçti ve:
“Ben olmasaydım ne yapacaktın? Yat kalk bana dua et” dedi.
Kurt yedi büklüm oldu tilkinin karşısında.
“Haklısın tilki kardeş çok sağ ol!” dedi.
Birkaç̧ dakika geçti geçmedi, tekrar dikildi tilki kurdun karşısına.
“Sayemde yaşıyorsun, sayemde.. Eğer ben olmasaydım çoktan ölmüştün” dedi!
Kurt, ”Haklısın tilki kardeş̧, sen olmasaydın bitmiştim.” dedi acı çektiği yüzünden anlaşılan duruşuyla…
Tilki akşama kadar 40 defa geçti kurdun karşısına…
“sayemde yaşıyorsun, sayemde nefes alıyorsun!” dedi hep.
Kurt, her seferinde minnet duygularını iletti tilkiye.
Güçlüydü; ama borçluydu…
Borç̧ vefayla birleşince altından kalkılmaz yük oluyordu ve ince ince tüketiyordu kurdun onurunu.
Ertesi sabah erken kalktı kurt.
İki koyun yakaladı ve tilkiye götürdü̈ apar topar.
“Ödeştik tilki kardeş̧ sağ ol” dedi ve acilen yavrularını topladı.
Onlara anlattı… Tilkinin karşısında ezik, boynu bükük neden durduğunu…
Borç̧ almanın özgürlük satmak, onur pazarlamak olduğunu iyice öğretti.
Aradan binlerce yıl geçti, çoğu zaman aç̧ kaldı kurt ama bir daha da asla kimseden borç̧ almadı. Kendi işini hep kendi yaptı, kalın ensesiyle..
..
Masal da olsa, kurgu da olsa her birimizin farklı farklı alacağı mesaj ve ders ortadadır. Günümüzün kapitalist düzen şartları ve dayatmaları “kurt” gibi olmamızı, esaret altında ezilmemizi gayet doğal bir akış olması çabasındadır. Kurt gibi borçlandığını tez zamanda iade edip kurtulabilene ne mutlu, doğduğumuz tarihi biliriz de öleceğimiz tarih hep muamma kalacaktır. İnsan gibi dik ve onurlu yaşayıp insan gibi, doğrulara ve duruşa sahip olarak ölmek ise en muazzamı.
Anlatmaya çalıştığım masalımsı bir kurgu ile süslediğim yazının mesajı çok açık ve aleni, ben meseleyi kişi üzerine, birey, fert üzerine irdeledim. Aynı durum aynı kıskaç ülkeler içinde çok farklı değildir, borç batağına düşen ve plan ve programını doğru yapamayan ülkeler, devlet olma vasfını da sallantıya koyarlar, sarsıntı ve sallanmalardan çokça fazla pay alırlar. Borç bir nevi esaret, kendi elinle kendini hapsetmek, kendi elinle kendini köleleştirmektir.