ABD’de yeni bir siyasi partiye ihtiyaç var
Prof. Dr. Ömer Adil Atasoy - İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim ÜyesiKongre’de temsil edilmeyen ve dışarıda bırakılan ...
Prof. Dr. Ömer Adil Atasoy - İstanbul Aydın Üniversitesi Öğretim Üyesi
Kongre’de temsil edilmeyen ve dışarıda bırakılan Amerika halkının bir partisi olmadığı anlaşılıyor. Dünyanın gözleri önünde Amerika Temsilciler Meclisinde olanlar, kongrede “Siyonizm”e ve “Siyonist Yahudi emelleri”ne tapınmanın ayyuka çıkmış olduğunu gösteriyor. Durum böyle iken, Amerika Başkanlık seçimlerinde mevcut Demokrat ve Cumhuriyetçi Parti adayları arasından şu veya bu ismin öne çıkması ve Başkanlık seçimini kazanması hiçbir anlam ifade etmeyecektir.
AL BİRİNİ VUR ÖTEKİNE
“Al birini vur ötekine” deyişinde ifadesini bulduğu gibi… Mevcut partiler ve Amerika’da oynanan demokrasi oyununda benimsenen geleneksel iki partili siyasi sistem, Amerikan halkının demokrasiye, insan haklarına saygı ve adalet beklentilerine cevap verebilecek durumda olmadığını gösteriyor, halkın özlemlerini yansıtmıyor. Mevcut ikili sistem, çalışan, vergi ödeyen ve çağdaş insani değerlere göre eğitim almış Amerikan vatandaşlarının gelecek beklentilerini boşa çıkarmakta ve ülkeyi dünya barışını sağlayabilecek kabiliyet ve anlayıştan yoksun bırakmaktadır.
Çocuk katil Netenyahu’nun kongrede sergilediği iyi kurgulanmış; tirat ve replikleri önceden belirlenmiş tiyatro gösterisi; çarpıtma, demogoji ve yalanlarla dolu ibretlik konuşmasını defalarca ayakta alkışlayan; Netenyahu’ya adeta bir yarı tanrı gibi tapınma derecesinde prestij gösteren kongre üyesi milletvekili ve senatörler; Netenyahu’nun şahsında aslında, milletvekilliği ve senatörlük makamlarına kendilerini getiren “Siyonist Kapitalizm”e tapınmanın, minnettarlık ve borçlarını ödeyebilmenin gayreti içinde olduklarını dünya aleme göstermişler, bir daha ve yeniden seçilebilme umudunun efendilerine yaltaklanmaktan geçtiğinin en tipik örneğini sergilemişlerdir.
Netenyahu, Orta Doğulu Müslüman kardeşlerimizi “İbrahim Anlaşmaları” veya “İbrahim Sulhü” denilen, gerçekte olmayan ve tam tersini yaptığı ve gerçekleştirdiği ayartmaları ile Müslüman topluluklar arasında gerçekleşmesi beklenen oluşumu engellemenin gayreti ve telaşı içinde, hayal mahsulü ve menfaat vaadine dayanan bir ütopya ile hipnotize etmeye, hareket edemez hale getirmeye çalışıyor.
SİYONİST DÜNYA SERMAYESİNİN KUKLALARI
Barışçı amaçlarla ve sivil hizmetler sahasında kullanılmak üzere nükleer enerjiye sahip olma ve nükleer enerjiden yararlanma yolundaki İran Devleti ile Amerika’yı korkutarak, ABD’yi ve halkını kendi amaçları doğrultusunda, hükmü kalmamış “vaat edilmiş topraklar” ütopyasının koruyucuları ve aktörleri haline getirmeye çalışıyor. İsrail olmaz ise siz de rahat yaşayamazsınız diyerek Kongreyi adeta tehdit ediyor.
Katil Netenyahu’nun davet edildiği kongrede, Netenyahu’yu ayakta elleri şişinceye kadar alkışlayan Siyonist Dünya Sermayesinin kuklaları arasında; insan haklarına saygılı, Gazze’de işlenen soykırıma karşı özgürce tepkilerini ortaya koyan Amerikan halkı ne yazık ki yoktu. Onlar kapı dışarı edilmişler ve küstah Netanyahu tarafından azarlanmışlardı. Amerikalı olmaya layık olmadıkları kongre üyelerinin alkışları arasında ilan edildi. Onlar Siyonist Amerika diktatörlüğünün paryalarından başka kimseler değillerdi.
Dışlanmış olan ve Kongrede temsil edilmediği açık seçik görülen Amerikan halkının, siyonist Kapitalizmin satın aldığı köleler ve kuklalar durumundaki bu mevcut partileri ret ederek, boykot etmeleri gerekmektedir.
Netanyahu denilen hokkabaz şarlatan, Kongre’de temsil edilen parti ve temsilcilerini, Amerika siyasi ve askeri kadrolarını siyonist emellerinin ve hiçbir güncel ve ilahi değeri olmayan sapık ütopyasının; “vaat edilmiş topaklar” hezeyanının koruyucuları ve aktörleri haline getirmeye çalışıyor. Bu söylemden daha yüzsüz bir demogoji, aldatma ve hipnoz olabilir mi? Filistin’de ortaya koyduğu bütün katliam, alçaklığı unutturarak; İlahi Emirle ortadan kaldırılmış, hükmü kalmamış emellerinin koruyuculuğunu, bir illüzyon ve şarlatanlıkla Amerikan halkının sırtına yüklemeye çalışıyor.
BAĞIMSIZ VE ÖZGÜR AMERİKALILAR PARTİSİ
Onun için Amerika’nın, ABD’yi çağdaş ve sömürgeci olmayan yeni dünya düzenine taşıyacak yeni bir siyasi oluşuma ihtiyacı var. Her insanlık şuuruna sahip, demokrasiye, insan haklarına saygılı ve evrensel değerlere inanan Amerikalının bu yeni partinin oluşumuna destek vermesi gerekmektedir. Yeni oluşturulacak siyasi parti en kısa zamanda siyasi ve kurumsal teşkilatlanmasını tamamlayarak yapılacak ilk Başkanlık seçimleri dahil, bağımsız ve özgür Amerika halkının, Amerika’nın demokratik ve toplumsal hayatına katılmasına ve Amerika Devlet aygıtında “İnsanlık değerlerini” koruyarak yön verebilme gücüne erişmesine ihtiyaç olduğu açık ve seçik görülmektedir.
Bizim bu yazı ile amacımız, hiçbir zaman Amerikan halkına akıl vermek değildir. Amerika Kongresinde temsil edilmediği ortaya çıkan “Amerika halkı”na Amerika Kuruluş Belgesi ve Anayasasında ifadesini bulan değerleri hayata geçirecek yeni bir siyasi gücün; Siyonist, kapitalist sermayeye rağmen oluşabilmesinin mümkün ve gerekli olduğunu hatırlatmaktan ibarettir. Karar verecek ve bağımsızlık, özgürlük misyonuna bağlı olarak bu yeni siyasi oluşumu gerçekleştirecek olan Amerikan halkının kendisidir.
“Bağımsız ve Özgür Amerikalılar Partisi” bu umutları yeşertmek ve halkın demokrasisini gerçekleştirmek için tez elden yaşama geçirilmelidir. Şayet “Bağımsız ve Özgür Amerikalılar Partisi” kurucuları, bir parti amblemi, logosu ararlarsa, çalışan ve üreten özgür Amerikalıları temsil etmek konusunda en uygun parti amblemi karakteri “Karınca” veya “Bal Arısı” olabilir. Halihazırda Amerika siyasetinde ve ekonomisinde yeteri kadar, üretilenleri haksız ve adaletsiz olarak sömüren, insanca yaşamayı ve sosyal hakları göz ardı eden, dünyayı savaş alanına çevirip talan eden birçok “Eşek Arısı!” bulunmaktadır.