Bataklıktan dünya sahnesine: Amsterdam
Bu hafta Avrupa’nın en büyüleyici şehirlerinden birine, Amsterdam’a uzanıyoruz. Hollanda’nın başkenti, kanalları, bisiklet kültürü, lale tarlaları ve özgürlükçü ruhuyla her yıl milyonları kendine çekiyor.
Bu hafta Avrupa’nın en büyüleyici şehirlerinden birine, Amsterdam’a uzanıyoruz. Hollanda’nın başkenti, kanalları, bisiklet kültürü, lale tarlaları ve özgürlükçü ruhuyla her yıl milyonları kendine çekiyor.
İsviçreli saat markası Tudor, Çin kültüründe aile birlikteliği simgeleyen Güz Ortası Festivali’ne özel bir koleksiyon hazırladı.
Türkiye’nin en köklü yelken yarışlarından biri olan “The Bodrum Cup”, bu yıl “Nesillerce” temasıyla deniz severler ve denizlerle buluşmaya hazırlanıyor.
Geçtiğimiz hafta modanın nabzını tutmak için Stockholm, Amsterdam ve Paris sokaklarını adım adım gezdim. Her bir şehir, kendi havasını ve tarzını yansıtsa da bu sonbaharın ortak bir dili var: Yumuşak trikolar, sıcacık kaşe pantolonlar, kaşe kabanlar ve tabii ki zarafetin en lüks hali olan kaşmir kazaklar. Soğuyan havaların habercisi olan bu şehirlerde, moda deyim yerindeyse dokularla konuşuyor.
Sonbahar-kış sezonunda estetik cerrahi, bireysel ihtiyaçları ve mevsimsel trendleri harmanlıyor. Podyumlardan ilham alan berry dudaklardan cilt bakımına, cerrahi işlemlerden yapay zekâ destekli yeniliklere kadar estetik dünyası yeni trendlere yer açıyor.
Brisbane Festivali bu yıl şehrin ritmini değiştirdi. Avustralyalı sanatçı ikilisi Craig & Karl, meydanlara, parklara ve günlük hayatın içine yerleştirdikleri devasa enstalasyonlarla kentin siluetine sürpriz bir katman ekledi. Renk bloklarıyla örülmüş şişme yapılar, göz alıcı illüstrasyonlar ve neşeli formlar, sıradan şehir manzarasının içinde bir oyuna dönüştü.
Pandemi sonrası evden ya da hibrit çalışmaya devam eden çalışanlarını yeniden ofise çekmek isteyen şirketler ne yapacağını şaşırmış durumda. Son olarak İngiliz şirketleri çalışanlarına şirin gözükmek için ofiste “yalın ayak çalışma” izni verdi.