Rusya gerilimi neden yükseltiyor?
24 Kasım'da bir Rus savaş uçağının Türk jetlerince düşürülmesiyle patlak veren kriz özellikle Moskova'dan gelen sert açıklamalarla tırmanıyor.
Türkiye'ye yönelik tepki dozunu artıran Rus yönetimi, son olarak önceki gün düzenlediği özel bir basın toplantısıyla doğrudan Cumhurbaşkanı Erdoğan ve ailesini hedef aldı. Petrol kaçakçılığı iddialarını uydu ve insansız hava araçlarından çekildiği anlaşılan fotoğraf ve görüntülerle dünyaya servis eden Moskova'nın sert tutumu, krizin çözümü için ortaya konulan diplomasi girişimlerini de sonuçsuz bıraktı. Zaman'a konuşan uzmanlar, Moskova'nın krizi kasıtlı tırmandırdığı görüşünde. Uzmanlar, Rusya'nın bu yolla Suriye'ye hiç olmadığı kadar askeri sevkiyat gerçekleştirerek Ortadoğu'daki varlığını güçlendirdiğine dikkat çekiyor.
İkinci Soğuk Savaş yığınağı
Türkiye'nin eski NATO Daimi Temsilcisi Onur Öymen, Rusya'nın 25 yıllık ikili ilişkileri gözden çıkarmışçasına davranmasının basına yansıdığından daha derin bir krize işaret ettiğini söyledi. “Ruslar uçak krizini bahane edip Suriye'de askeri ve siyasi açıdan kalıcı olma adımları atıyor. Kriz üzerinden Türkiye'yi kendi sınırlarına itiyor. Türkiye'ye yönelik tehditlerini tırmandırarak, Suriye üzerinde NATO karşısında ikinci bir Soğuk Savaş'a kapı aralıyor. NATO üyelerinin uçak ve gemileriyle bölgeye gelişi de perde arkasındaki kutupsal çatışmaya işaret ediyor.” dedi.
Emekli Büyükelçi Öymen, Rusya'nın Türkiye'ye yönelik ithamlarını incelediğini, paylaşılan ifade, görüntü ve fotoğrafların somut delillere dayanmadığını savundu. Söz konusu görüntü ve fotoğraflar üzerinden de konunun uluslararası mahkemelere taşınamayacağını vurguladı. “Türkiye Uluslararası Ceza Mahkemesi'ni (UCM) kuran Roma Sözleşmesi'ni henüz yasayla onaylamadığı için mahkemeye taraf değil. Konunun uluslararası mahkemeye taşınabilmesi için elle tutulur, somut kanıtlar gerekir. Bu haliyle ithamlar yargıya taşınamaz.” dedi.
İçeride imaj tamiri
Sakarya Üniversitesi'nden Uluslararası İlişkiler Profesörü Ertan Efegil de Rusya yönetiminin Türkiye krizini iç kamuoyuna yönelik de kullandığını, kriz sonrasında artırılan milliyetçi söylemlerle halk desteğinin artırılmasının amaçlandığını kaydetti. Efegil, Rus yetkililerin Türk muhataplarıyla bir araya gelmekten kaçındığını, bu arada Suriye'ye görülmemiş askeri sevkiyatın sürdüğünü belirtti. “Aslında uçak krizi iki tarafın bir araya gelerek kolayca halledebileceği bir meseleydi. Putin söylemleriyle bu yolu tıkayıp, Türkiye üzerinden dünyaya Suriye'de kalıcı olduğu mesajını gönderdi. Türkiye Rus jetini düşürerek Rusların aradığı bu altın fırsatı vermiş oldu. Ruslar bir jetlerini feda ederek, bugün görünmese de pek yakında sınırları netleşecek olan ‘Konfederal Suriye'de yerini sağlamlaştırdı.” dedi.