Добавить новость
ru24.net
Все новости
Декабрь
2015

'Yargı bağımsızlığı ile ilgili reformlar süratle değil hemen yarın yapılmalı'

0
Zaman 

İş dünyası, hukuksuz uygulamalardan, siyasi baskılardan ve toplumdaki gerilimden rahatsız. TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, “Siyasal bünyemizdeki yaraları sarmamız ve toplumsal barışı yeniden tesis etmek için hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığı ile adil yargılanma konularındaki eksikliğimizi süratle gidermemiz gerekiyor.” dedi. Derneğin YİK Başkanı Tuncay Özilhan da, son 3 yılda hem demokrasinin yıprandığını hem de ekonominin zarar gördüğünü kaydetti.

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Cansen Başaran Symes, siyasal bünyedeki yaraları sarmak ve toplumsal barışı yeniden tesis etmek için hukukun üstünlüğü, yargı bağımsızlığı ve tarafsızlığıyla adil yargılanma konularındaki eksikliklerin süratle giderilmesi gerektiğini vurguladı. “Süratle diyorum, aslında yarın demek istiyorum.” diyen Symes, ifade ve basın özgürlüğünün kırmızı çizgi olarak addedilmesinin, reform ihtiyacı gösteren en önemli alanlardan biri olduğuna da dikkat çekti.

TÜSİAD'ın 2015 yılındaki ikinci Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısı, dün Ankara'da gerçekleştirildi. Başbakan Yardımcısı Lütfi Elvan'ın da katıldığı toplantıda konuşan TÜSİAD Başkanı Symes, son dönemde sıkça eleştirilen yargı sistemi ve basın özgürlüğüyle ilgili önemli mesajlar verdi. ‘Toplum olarak çok gerildik, çok da yorulduk.' diyen Symes, siyaset gündeminin ekonomik gündemin hep önüne geçtiğini, beklenilen kararların siyasi zorunluluklar sebebiyle alınamadığı bir dönemin sonuna gelindiğini umut ettiğini dile getirdi. Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun hükümet programı sunumunda belirttiği gibi ülkenin ve siyasetin normalleşmesinin hayati bir mesele olduğunu vurgulayan Symes, “Gerilimlerin düşmesini, doğal hayat tempomuza dönmeyi, terörün değil barışın, kaygıların değil, geleceğe güvenin hakim olduğu bir ortamı arzuluyoruz. Bu anlayıştan hareketle artık ileriye olumlu bakmak ve küresel rekabette kaybettiğimiz ivmeyi geri kazanmak istiyoruz.” diye konuştu.

‘REFORM KOORDİNASYON KURULU KURULSUN'

Türkiye'nin, adalet sisteminin güçlendirilmesine ihtiyacının olduğunu, hayata geçirilmeyi bekleyen yargı reformu stratejisinin bulunduğunu vurgulayan patronlar kulübünün başkanı Symes, temel hak ve özgürlüklere ilişkin uluslararası sözleşmelerin iç hukuka aktarımı yoluyla özgürlük alanlarının genişletilmesi, ‘ifade ve basın özgürlüğünün' bir kırmızı çizgi olarak addedilmesi gibi hususların reform ihtiyacı gösteren en önemli alanları olduğunu dile getirdi. Türkiye'nin önünde bulunan fırsat ve mücadele alanlarına ilişkin reformların, etkili bir şekilde kesintisiz uygulamaya konulmasının iş dünyasının en önemli beklentisi olduğunu ifade eden Symes, Başbakan Yardımcısı Elvan'a seslenerek “Bu yönde atılacak en somut adım ise sizin ön almanızla oluşturulacak ve iş dünyasının da içinde yer aldığı bir ‘Reform Koordinasyon Kurulu'nun kurulmasıdır. Böylelikle reformların etkili bir şekilde hayata geçirilebilmesi için çok önemli bir mekanizma tesis edilmiş olacaktır.” ifadelerini kullandı.

‘TÜM KESİMLERLE İSTİŞARE YAPILMALI'

Cansen Başaran Symes, politikaların şekillendirilmesi ve hayata geçirilmesinde tüm kesimlerle yakın bir istişare içinde hareket edilmesini de bu sürecin önemli bir başarı ölçütü olarak gördüklerini dile getirdi. Kalkınma ve sanayi alanlarındaki önemli mücadele alanlarıyla düşük iç tasarruf oranları, kayıt dışı ekonomi, kadının işgücüne katılım oranı, genç işsizliği ve eğitimin niteliği gibi üstesinden gelinmesi gereken çok önemli reform alanları olduğuna değinen Symes, hükümet programından temsilî; bazı örnekleri, birebir katılımcılara aktardı. Konuşmasında Avrupa Birliği ile Türkiye arasında mültecilerle ilgili görüşmelere de değinen TÜSİAD Başkanı, mülteci krizinin çözümüne yönelik AB ile işbirliğini insani açıdan son derecede kıymetli gördüklerini ifade etti. Ancak zaten olması gereken vize muafiyetinin, yeni fasılların müzakereye açılmasının ve genel anlamda AB üyelik sürecinin, mülteci sorunundan bağımsız olarak ele alınması gerektiğini düşündüklerini vurguladı.


Demokrasi yıprandı, ekonomi zarar gördü, artık bunları geride bırakalım

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Tuncay Özilhan, YİK toplantısında yaptığı konuşmada, son 2-3 yılda toplumun çok yıpratıcı bir süreç yaşadığını, hem demokrasinin yıprandığını hem de ekonominin zarar gördüğünü ifade etti. “Sert tartışmalar hepimizi yordu ve toplumumuzu kutuplaştırdı. Artık bunları geride bırakmak gerekiyor.” diyen Özilhan, demokrasiyi genişletirken, ekonominin büyütülmesi ve toplumsal barış ve adaletin tesis edilmesi gerektiğine dikkat çekti. “Bunu yapabilirsek kaybettiklerimizi telafi edebiliriz.” diyen Özilhan, bunun yolunun da evrensel normlara uygun yeni bir anayasayı uzlaşma içinde hazırlayabilmekten geçtiğinin altını çizdi. Özilhan, şöyle konuştu: “Temenni ederim ki, yeni anayasada hem ekonomik gelişmemizi hem de demokratikleşmemizi ileriye taşımak için ihtiyacımız olan tüm başlıklar yer bulsun. Ancak her başlıkta parlamentoda bir uzlaşma yakalayamasak bile, hiç değilse asgari müştereklerde yol alalım. Unutmayalım ki halkın tercihi de huzur ve istikrardan yana.”

DÜNYA İSTİKRARSIZ DÖNEME GİRİYOR

Önümüzdeki dört yıllık dönemde küresel şartların eskisi gibi elverişli olmayacağını belirten Tuncay Özilhan, dünyanın politik ve ekonomik gelişmelerin birbirini sıkı sıkıya etkilediği büyük bir istikrarsızlık ve belirsizlik dönemine girdiğini ifade etti. Bunun ilk kendini gösterdiği boyutun ise düşük büyüme olduğunu dile getiren Özilhan, ekonomik ve jeopolitik gelişmelerin baş döndürücü bir hızda olduğunu, bu durumun reform ajandasına odaklanmayı engellememesi gerektiğini söyledi. Özilhan'a göre dünya ekonomideki yavaşlamanın sebepleriyle ilgili hummalı bir tartışma yapıyor. Türkiye'nin de benzeri bir tartışmayı yapması gerekiyor.

EKONOMİDE KRONİK PROBLEMLER VAR

Özilhan, Türkiye'nin ekonomiyle ilgili temel sorunlarını şöyle sıraladı: Düşen büyüme hızına rağmen cari açığın hâlâ yüksek seyrediyor olması, ihracat artışının duraklaması, yurtiçi tasarrufların milli gelire oranının yüzde 15'in altına inmesi, sanayinin GSYH içindeki payının giderek küçülmesi, düşen hammadde fiyatlarına rağmen enflasyonun yüzde 7'nin altına inmemesi, işsizlik oranının yüzde 9-10 bandında seyretmesi, yüksek gelir adaletsizliği ve borçluluktaki yükselme.” Bu göstergelerin Türkiye'de yapısal reform ihtiyacına işaret ettiğini ifade eden Özilhan, “Umuyorum ki, seçimsiz geçecek bu dört yıl, yapısal reformların hayata geçeceği bir dönem olur.” ifadelerini kullandı.




Moscow.media
Частные объявления сегодня





Rss.plus




Спорт в России и мире

Новости спорта


Новости тенниса
Australian Open

Теннисистка Блинкова выиграла первый круг Открытого чемпионата Австралии






Стали известны предсказания святителя Полтавского о России

«Думаю, нас разбанят не раньше лета 2026 года»

Как приготовить квашеную капусту по-настоящему аппетитной: три простых правила

Замминистра образования Кубани начал угрожать волонтерам из-за «разведения паники»