Yazıcıoğlu davası ‘suikast’ten açılsın
25 Mart 2009’da helikopterinin düşmesi sonucu hayatını kaybeden Büyük Birlik Partisi Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile ilgili tıbbi belgeleri yeniden inceleyen Adli Tıp Kurumu, soruşturmanın seyrini tümden değiştirecek bir karara varmıştı. 2011'de hazırlanan Adli Tıp Raporu'nu tekzip eden kurum, ölüm sonrası karboksihemoglobin maddesinin artmayacağına oy birliğiyle karar vermişti. Yazıcıoğlu'nun vefatıyla ilgili soruşturmayı tümden değiştirecek raporla ilgili Yeni Şafak'a konuşan Yazıcıoğlu'nun Avukatı Selami Ekici, “Benim kanaatim bu aşamadan sonra artık bu dosyanın suikast dosyası olarak değerlendirilmesi. Çünkü görevi ihmal ve hırsızlık için açılan davalar var. Suikast dosyasının da açılması lazım. Sorumlular ortaya çıkarılmalı. FETÖ ile ilgili verilere ulaşmıştık. Bunlar çıkan kararlarda sabit. FETÖ'nün elemanların olayla ilgili olduğu kesin ama bir dış bağlantı var gibi görünüyor. Kesinleşen bilgiye göre FETÖ'nün delil kararttığını, olayı saptırdığını görüyoruz” dedi.
BİZ İTİRAZ EDİNCE DOSYA AÇILDI
Soruşturma sürecinde yaşananları ve hukuk mücadelelerini anlatan Ekici, Yazıcıoğlu'nu taşıyan pilotun kan değerlerinin ölçüldüğünü ve alkol veya madde tespit edilmediğini, akıl sağlığının da yerinde olduğunun tespit edildiğini söyledi. Karbonmonoksit ve toksit incelemesi yapılmadığını belirten Ekici, “Bize de sonradan bilgi geldi. 'Karbon monoksit zehirlenmesinden öldüler' dendi. Biz de kazadan 1 ay sonra bunun incelenmesini talep ettik. Çukurova araştırdı, ‘Böyle bir şeye rastlamadık’ dedi. Daha sonra devlet denetlemeye gelince orada yine talep ettik. Devlet Denetleme Adli Tıp'a gönderdi. Adli Tıp da karbonmonoksitleri tespit etti. Yalnız şöyle bir görüş belirtti; 'Biz bu örnekleri 15 ay sonra incelediğimiz için karbon monoksit kanda artmış olabilir. Yani olay anında olmaz ama daha sonra biz geç inceleme yaptığımız için ondan dolayı artmıştır' diye bir görüş bildirildi. Doğru görüş olmadığını biz de uzman bilirkişilerden rapor alarak tespit ettik. Orada karbonmonoksitin artmasını bırakın bilakis azalacağını tespit ettik. O noktada ısrarlı taleplerimiz oldu. Yani karbonmonoksit incelemesi yapılsın diye. Dosya bizim itirazımız üzerine 7 ay önce tekrar açıldı” dedi. Ekici, kazanın yaşandığı gün hava hareketliliğiyle ilgili ve herhangi bir jetin yakınlarda bulunup bulunmadığına ilişkin de bir talepte bulunduklarını, bu konu hakkındaki raporu beklediklerini ifade ederek, “O rapor da iddialarımızı doğrular şekilde gelirse zaten karbonmonoksit işi bitiriyor” diye konuştu.
HAZIRLAYANLAR SORUŞTURULMALI
Selami Ekici şunları kaydetti: “Biz bu dosyanın takipçisiyiz. Yeni verilere göre savcılığın bu raporu ve diğer eksik raporları hazırlayan yetkililer için soruşturma açmasını bekliyoruz. Biz gereken suç duyurusunu yapacağız.”
Raporlar hep eksik geldi
Muhsin Yazıcıoğlu’nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, o dönem Adli Tıp raporlarının eksik ve yanlış olduğunu dile getirdiklerini belirterek, “İsmail’in kanındaki gaz oranının diğerlerinden farklı olduğunu söylemişlerdi. Ciddi bir araştırma yapılsın. Bu olayın her yönüyle araştırılmasını istedik ancak sürekli eksik soruşturma yapıldı” dedi.
Fotoğraflarda bakışları baygın!
Muhsin Yazıcıoğlu’nun yanında hayatını kaybeden Gazeteci İsmail Güneş’in eşi Yasemin Güneş, “Son rapor süreciyle ilgili çelişkilerim vardı, ‘Tam tersi yönde bir rapor çıkar’ diye düşünüyordum, ‘Kaza’ diye olayın üstünü kapatacaklar mı diye korktum hep. Şu an suikast olduğu anlaşıldı. Haklı çıktık” dedi. Yeni Şafak’ın haberinden sonra üzüntüyle sevinci bir arada yaşadığını ifade eden Güneş, “Biz o süreçte bu değerlere zaten itiraz ettik ama kimseye duyuramadık. ‘Bu nasıl böyle çıkar’ diye defalarca söyledik. ‘Bilimsel olarak bu böyledir’ diyorlardı. Devlet Denetleme Kurulu Raporu’nda böyle geçiyordu. Konuştuğumuz kişiler, ‘ölünce kandaki miktar artar’ diyorlardı. Karbonmonoksit gazı kafamızda hep soru işaretiydi” diye konuştu. İsmail Güneş’in o gün çektiği fotoğraflara dikkat çeken Yasemin Güneş, “İsmail’in giderken çektiği fotoğraflarla, sonra çektiği fotoğraflardaki bakışlarda farklılık var. Fotoğraftakilerin bakışlarında baygınlık var, bariz farkı görebilirsiniz” değerlendirmesi yaptı.
Muhsin Yazıcıoğlu soruşturmasında büyük şüphe: Suikast iddiaları güçlendi